Berlinale’de Altın Ayı’nın Adı : Pozitia Copilului

Dünyanın en önemli film etkinliklerinden biri olan Uluslararası Berlin Film Festivali’nde Altın ve Gümüş Ayılar sahiplerini buldu.

© Berlinale
© Berlinale

Başkanlığını Çinli yönetmen Wong Kar Wai'n yaptığı ve ünlü aktör, senarist ve yönetmen Tim Robbins, Danimarka sinemasının ünlü yönetmenlerinden Susanne Bier ve İranlı sanatçı yönetmen Shirin Neshat’ın da yer aldığı yedi kişiden oluşan jüri Altın Ayı'yı Romanya yapımı 'Pozitia Copilului' ( Çocuğun Pozu ) adlı filme verdi. Yönetmen Calin Peter Netzer'in filmi Romanya'da halktan kopuk yaşayan burjuva bir annenin dramını ve ülkedeki bürokrasi ile rüşvete dayalı sistemi çarpıcı bir dille beyazperdeye yansıtıyor. 2001 yılında Oskar'ı kazanan Bosnalı yönetmen Danis Tanovic'in 'An Episode in the Life of an Iron Picker' adlı hurda toplayarak ailesine bakan bir Roman'ın yaşamını belgesel üslupla aktaran filmi Büyük Jüri Ödülü'nü kazandı. 17 bin Euroya mal olan filmde ilk kez kamera karşısına çıkan ve kendi yaşamını oynayan Nazif Mujic ise en iyi erkek oyuncu ödülünü alarak bir sürprize imza attı. En iyi kadın oyuncu ödülü Şili yapımı 'Gloria'daki performansıyla Paulina Garcia'ya verildi. En iyi senaryo ödülü ise İranli yönetmen Cafer Panahi’in ‚Parde’ adlı verildi. İran’ı küçük düşürdüğü iddaasıyla 20 yıl sinema yapması yasaklanan Panahi Tahran’da ev hapsinde yaşıyor. Onun adına ödülü alan filmin yönetmeni Kamboziya Partovi 'fikir özgürlüğünün yasaklanmasının imkansız olduğunu, nitekim Yılmaz Güney ve Luis Bunuel gibi büyük sinemacıların da önüne geçilemediğini ve herkesin kendi ülkesinde özgürce film yapabilmesini dileğini' söyledi. Berlinale'nin en iyi yönetmen ödülü ise 'Prince Avalanche' ile ABD'li David Gordon Green'e gitti. Festivalin büyük ödülleri Altın ve Gümüş Ayı'yı kazanmak için bu sene yarışan filmler arasında bir Türk yapımı yoktu. Berlinale'nin yan bölümlerinden Generation'da Reha Erdem’in 'Jin' filmi, Panorama bölümünde ise Aslı Özge’nin 'Hayat Boyu' ve Uğur Yücel’in 'Soğuk' filmleri gösterildi. Genç sinemacı Köken Ergün'ün kısa metrajlı filmi 'Aşura', DAAD (Alman Akademik Değişim Servisi) Kısa Film Ödülü'nü kazandı. Bugüne dek çektiği filmlerle dünya çapında beğeni kazanan ve çok sayıda ödüle layık görülen Fatih Akın Berlin Film Festivali’ne bu kez sade seyirci olarak katıldı. Almanya adına yarıştığı 'Duvara Karşı' adlı filmiyle 2004’de Berlinale’de Altın Ayı Ödülü’nü kazanan Akın, son yıllarda ‘Kebab Connection’ ve ‘Yaşamın kıyısında’ gibi filmleri ile kariyerini sağlamlaştırdı. 40 yaşındaki yönetmen Hollywood’dan gelen tekliflere rağmen yaşamını ve çalışmalarını Almanya odaklı olarak sürdürmeye devam ediyor. ‘Yaşamın Kıyısında’nın ardından ‘Köprüyü Geçmek: İstanbul Hatırası’ ve ‘Cennetteki çöplük’ filmlerini Türkiye’de çeken Akın'a göre Almanya'da yaşayan Türklerin en büyük sorunlarından biri giderek artan İslam düşmanlığı.

Kendisini Alman-Türk olarak tanımlayan yönetmen, Türkiye'nin çok hızlı bir değişim içinde olduğunu belirtiyor. Son filmi ‘Cennetteki Çöplük’le baba memleketi Trabzon’un Çamburnu ilçesinde yaşanan çevre felaketine dikkat çeken Akın, Anadolu insanını bu film sayesinde anladığını da belirtiyor:

Fatih Akın’ın yeni filminin önümüzdeki aylarda çekimine başlanacak. Akın 'Duvara Karşı’da aşkı, 'Yaşamın Kıyısında'da ölüm konusunu ele aldıktan sonra üçlemesini 'şeytan' temasıyla tamamlayacağını anlatıyor.

 

Ludmila Dalaman