Kürşat Kızbaz, Çanakkale ve Mevlânâ’dan sonra ‘Yunus Emre: Aşkın Sesi’ filmiyle yeniden izleyici karşısında.
Savaşlarla çalkalanan 13. yüzyıl Anadolu’sunda yaşayan bir köylü olan Yunus, Hacı Bektaş-ı Veli’nin verdiği ‘nefes’i kabul etmez. Ancak bir süre sonra bundan pişmanlık duyar ve yollara düşer. İlahi aşk peşinde tüm sevdiklerini feda eden, gözü dünyevi aşkla bağlandığı Balım Kız’ı bile görmeyen Yunus, Anadolu’nun erenlerini ziyaret edecek, gerçek sevgiyi ve aşkı bulmaya çalışacaktır. Filmin başrolünü Fetih 1453 filminde Fatih Sultan Mehmet’i oynayan Devrim Evin canlandırıyor.Film üç yılda ve Anadolu'nun olağanüstü manzaraları kullanılarak çekilmiş. Ancak film Yunus Emre'ye hakkını veremiyor, ne iyi bir biyografi ne de Yunus Emre’nin felsefesini anlatmayı başarıyor. En büyük tasavvuf erlerinden birinin hikayesini ona nasihat veren dervişlerin art arda gelen monologlarına teslim ediyor. Dünyevi aşkı ise kaldığı dergahın avlusundaki birkaç başarısız ve abartılı sahneyle geçiştirirek ucuz bir hikayeye indirgiyor. Ne yazıkki filmin daha başlarında, özellikle Nilay Cafer'in ,nanılmaz kötü bir performansla canlandırdığı Balım Kız'ın devreye girmesiyle bir an önce bitse de eve gitsek moduna giriyosunuz. Çok yazık. 'Yunus Emre - Aşkın Sesi' Türk edebiyatının en önemli şairlerinden birinin hikayesini anlatmayı başaramayan, kaçırılmış bir fırsat.
Ludmila Dalaman