Almanya’daki Türk kökenli öğrenciler Avrupa’daki Türk gençlerinin eğitim seviyesi ile karşılaştırıldıkta da ortaya olumsuz bir tablo çıkıyor.

Almanya’da Türk kökenli öğrencilerin eğitim sistemindeki sorunları yıllardır tartışılıyor ve uzmanlar tarafından masaya yatırılıyor. Almanya’da yaklaşık yarım milyon Türk kökenli öğrenci var. Ancak söz konusu grubun okul bitirme, meslek eğitimi ve yüksek öğretime katılım oranları ülkedeki Alman yaşdaşları ve diğer göçmen gruplarına oranla çok daha düşük. Eğitimdeki başarıyı ele alan araştırmalara göre, en başarılı göçmen cemaati İspanyollar. Onları sırasıyla Vietnam, Rus ve Yunan kökenli öğrenciler izliyor. En başarısız öğrenciler ise; İtalyan, Arap ve Türk kökenli olanlar. Almanya’daki Türk kökenli öğrenciler Avrupa’daki Türk gençlerinin eğitim seviyesi ile karşılaştırıldıkta da ortaya olumsuz bir tablo çıkıyor. Sekiz Avrupa ülkesinde yaşayan Türk gençlerinin eğitim durumlarını karşılaştıran ve Volkswagen Vakfı tarafından yapılan bir raporun sonuçlarına göre, Almanya dışındaki Türk gençleri daha başarılı. Nitekim üniversiteye giden Türk gençlerinin oranı Fransa’da yüzde 40, İsveç’te yüzde 37, Hollanda’da ve Belçika’da yüzde 26. Almanya’da ise Türk gençlerinin sadece yüzde 3’ünün üniversite ve yüksekokula gitmesi dikkat çekiyor. Benzer bir tablo lise diploması konusunda da ortaya çıkıyor. İsveç’te eğitim gören Türk kökenli gençlerinin yüzde 56’sı liseye giderken, bu oran Fransa’da yüzde 53, Belçika’da yüzde 51, Hollanda’da yüzde 25. Dünyanın en refah ülkelerinden biri olan Almanya’da ise sunulan tüm imkanlara rağmen oran sadece yüzde 12. Söz konusu araştırma Almanya’da üniversiteyi bitiren Türk kökenli gençlerin diğer Avrupa ülkelerine göre kariyer yapma şansının da düşük olduğunu ortaya koyuyor. Üniversite mezuniyeti sonrasında Paris’de yaşayan her dört Türk kökenliden biri kariyer yapabilirken, Berlin’de bunu başaranların oranı yüzde 8. Uzmanlar Almanya’daki Türk gençlerinin Almanya dışındakilere kıyasla daha başarısız olmalarını ülkenin eğitim sistemi ile ilişkilendiriyor ve bunun erken yaşta sınıflandırma, seleksiyona dayanan eğitim ve öğretmen eğitimindeki önemli eksiklerden kaynaklandığını savunuyor. Fransa ve İsveç gibi ülkelerde öğrencinin etnik kökeni ve sosyal sınıfının eğitimde daha az rol oynadığı öne sürülüyor. Bu bağlamda Alman eğitim sisteminde çok dillilik ve çok kültürlülük gibi olguların pek önemsenmemesi de eleştiriliyor. Ancak pek çok eğitim kurumu ve uzman, sorunun sadece eğitim metotlarında yatmadığını, velilerin eğitime yaklaşımının da belirleyici olduğunu dile getiriyor.
Öte yandan Federal Hükümet’e bağlı Ayrımcılıkla Mücadele Dairesi’nin hazırladığı son bir rapora göre, Almanya’da her dört göçmen öğrenciden birinin, eğitim alanında kendisine ayrımcılık yapıldığını düşündüğü ortaya çıktı.