Almanya’da AP seçimlerinin sürprizi Avrupa’ya ve özellikle Müslüman göçmenlere mesafeli görüşleriyle öne çıkan Almanya için Alternatif Partisi AfD oldu.

Avrupa Parlamentosu seçimlerinde Fransa başta olmak üzere birçok ülkede Avrupa Birliği karşıtı aşırı sağ partiler oylarını artırdı. Almanya’da ise seçimlerin sürprizi Avrupa’ya ve özellikle Müslüman göçmenlere mesafeli görüşleriyle öne çıkan Almanya için Alternatif Partisi AfD oldu. Kendini 'yeni muhafazakâr' olarak niteleyen parti yüzde 6,8 oranında oy almayı başardı. Daha geçen yıl kurulan ve 22 Eylül'de yapılan genel seçimlerde yüzde 4,7 oy alan AfD, yüzde 5 barajını aşamadığı için parlamento dışında kalmıştı. AfD, Euro Bölgesi'nin yeniden düzenlenmesini, gerekirse ortak para birinin feshedilmesini ve eski para birimi D-Mark’ın yeniden kullanıma alınmasını istiyor. AB'nin genişlemesine karşı duran parti, Türkiye'nin tam üyeliğine de karşı çıkıyor ve müzakerelerin durdurulmasını talep ediyor. AfD, aşırı sağcı popülist bir parti olduğu yönündeki suçlamalara karşı çıkıyor. Uzmanlar, tutucu kimliği olan partiye oy veren kişilerin diğer partileri protesto eden seçmenlerden oluştuğunu, ancak ülkede göçmenleri istemeyenlerin ve İslam’a karşı tavır alanların da oylarını bu partiden yana kullandıklarını belirtiyor. Yönetimini kısmen aristokrat, dindar ve tutucu protestanların oluşturduğu AfD cami inşaatlarına karşı çıkıyor, göçmenlerle ilgili konularda referandumlar yapılmasını talep ediyor. Eşcinsel evlikleri, eşcinsel çiftlere evlat edinme hakkı tanınmasına da karşı olan parti okullarda cinsel bilgiler dersinin kaldırılmasını savuyor. Birçok siyasi uzman AfD’yi, ABD'deki Tea Party'nin Almanya versiyonu olarak tanımlıyor.
Sosyal Demokrat Fraksiyonu’ndan yeniden milletvekili seçilen Avrupa Parlamentosu İsmail Ertuğ, Almanya için Alternatif Partisi’ni ‘kapalı kutu ve bu yüzden çok tehlikeli’ şeklinde tanımlıyor.