Almanya’da birçok kentde düzenlenen İsrail karşıtı protesto gösterilerinde kullanılan antisemitik ifadeler tartışma başlattı.

Gazze'deki İsrail askeri harekâtına paralel bölgeden ölüm ve yıkım haberleri gelmeye devam ederken, Almanya’da birçok kentde düzenlenen İsrail karşıtı protesto gösterilerinde kullanılan antisemitik ifadeler tartışma başlattı. Alman siyasetçileri ve basının büyük bir bölümü Filistin'e destek gösterilerinin Yahudi karşıtı propagandaya dönüştüğünü belirtilerek, bunun ülkenin tarihi sorumluluğu nedeniyle tehlikeli bir boyut kazanmasından endişe ediyor. Tartışmaları geçen hafta sonunda Berlin'de bir camide vaaz veren Danimarkalı bir imamın ‘Allah bütün siyonist Yahudileri yok etsin’ şeklindeki sözleri ve aynı gün düzenlenen gösterilerde Berlin, Essen ve Göttingen kentlerinde Gazze'deki olayları protesto eden kişilerin sokakta karşılaştıkları Yahudilere sözlü ve fiziksel şiddet göstermeleri başlattı. İsrail Büyükelçisi ve Almanya Yahudileri Merkez Konseyi Başkanı yaptıkları açıklamalarda, protestolarda 'Yahudileri gazlayın!' gibi antisemitist sloganlar kullanıldığını ve yaşananların ‘Almanya'nın sokaklarında Hitler dönemindeki Yahudi nefretini anımsattığını’ belirttiler. Yahudilerin temsilcileri Alman polisinin göstericilere karşı tedbir almamasını ve Yahudi karşıtı söylemlere hoşgörü göstermesini de eleştiriyor. Düzenlenen protestolara Filistin, Arap ve Türkiye kökenli göçmenlerin yanısıra Alman aşırı sağcı çevrelerin de katılması ve attıkları sloganlarla Yahudi düşmanlığını körüklemeye çalışması sorunun bir diğer boyutu. Bu durum ve protestolarda kimi zaman şiddete varan tepkilerin ortaya çıkması Alman siyasetçileri kaygılandırıyor. Yahudi düşmanı söylemlere Almanya’daki hemen her partiden sert tepkiler gelirken, Başbakan Merkel’in partisi CDU’nun Genel Sekreteri Peter Tauber, Yahudi karşıtı sloganlar kullananlara karşı ‘sıfır hoşgörü’ gösterilmesini istedi. Sosyal Demokrat SPD’nin Genel Başkan Yardıcısı Ralf Stegner ise ‘Her ne nedenle olursa olsun, antisemitizm kabul edilemez’ dedi. Başbakan Angela Merkel yaz tatiline çıkmadan önceki basın toplantısında, İsrail’i 'saldırıya uğrayan ülke’ olarak tanımlamadı ve ‘nefsi müdafaa söz konusu olduğunda İsrail'in yanındayız’ şeklinde görüş belirtti. Merkel, geçmişte yaptığı sayısız açıklamada, Almanya'nın Hitler dönemindeki Yahudi soykırımı nedeniyle tarihi sorumluluğu bulunduğunu ve ‘İsrail devletinin güvenliğinin hiçbir zaman pazarlık konusu yapılamayacağını ve bu yaklaşımın Berlin için tartışmasız devlet politikası’ olduğunu ifade etmişti. Pek çok yorumcu ve analist Almanya’nın tarihsel nedenlerden dolayı İsrail’in Gazze harekâtının ve diğer politikalarının açıkça eleştirilmesinin imkansız olduğu ve Merkel’in de bu yüzden İsrail ile Filistinliler arasında yaşanan ihtilafta da tarafsız kalamayacağı görüşünde. Yorumlara göre, Alman siyaset çevreleri ‘Yahudi aleyhtarı olmadan İsrail aleyhtarı da olunamaz’ yaklaşımını benimsenmiş durumda ve Filistin halkına destek eylemlerinde dile getirilen ifadeleri de bu bakış açısıyla değerlendiriyor.