Berlin'de camiye kundaklama şüphesi

 

Almanya’da İslam karşıtlığı ve ona bağlı olarak camilere saldırılarda son zamanlarda büyük artış yaşanıyor

Mevlana Camisi'ndeki yangın kundaklama mı?   ©CD
Mevlana Camisi'ndeki yangın kundaklama mı? ©CD

Berlin'de Türklerin yoğun olarak yaşadığı Kreuzberg semtinde bulunan Mevlana Camii’sinin ilk haberlere kıyasla kundaklanmadığı ortaya çıktı. Yatsı namazından sonra, camide kimsenin bulunmadığı sırada çıkan yangında yaklaşık 1 milyon Euroluk hasar meydana geldi. Cami yetkilileri ve olay yerine gelen Türk diplomatların olayın kundaklama olduğu şeklinde değerlendirmeleri sonrasında, olay gün boyunca Alman medyasında da büyük yankı buldu. Ancak olay yerinde inceleme yapan yetkililer, olayda bir kasıt bulunmadığını, yangının teknik nedenlerden çıktığını açıkladı. Berlin’in en büyük camilerinden olan Mevlana Camii’nin yeni yapılan bölümünde çıkan yangın itfaiye ekiplerinin müdahalesi sonucu söndürüldü. İtfaye yetkilileri yangında binanın demir taşıyıcılarının eridiğini, camiinin kullanıma kapatıldığını ve inşaatının bir kısmının yıkılması gerektiğini açıkladı. Almanya’da İslam karşıtlığı ve ona bağlı olarak camilere saldırılarda son zamanlarda büyük artış yaşanıyor ve bu yüzden benzer olaylarda akıllara hemen aşırısağcı ve İslam düşmanı bir kundaklama ihtimali geliyor. Geçen Temmuz ayının sonunda açıklanan sayılara göre 2012 başından 2014 Mart’ına kadar yapılan saldırılar 78’i buldu. Sadece Berlin’de son bir yıl içinde dört camiye kundaklama girişimi oldu, bir çoğunun önüne yada bahçesine domuz kafaları bırakıldı.

Öte yandan Almanya’da radikal İslamcılarla bağlantılı tartışmalar da sürüyor. Almanya'dan Suriye ve Irak'a, Irak Şam İslam Devleti IŞİD cephesinde savaşmaya giden en az 400 radikal İslamcı'nın olduğunun açıklanması sonrasında, radikal İslamcılarla nasıl mücadelede edilebileceği gündemdeki konulardan biri. Tartışmaların odak noktasında radikal islamcı göçmenleri vatandaşlıktan çıkarıp sınırdışı mı etmeli pasaportlarına el koyup seyahat yasağı mı koymalı sorusu var. Almanya İçişleri Bakanlığı, Alman veya Alman vatandaşı göçmen radikal islamcıların Irak Şam İslam Devleti IŞİD adlı terör örgütüne katılımlarını engellemek için nüfus cüzdanlarına el koymanın mümkün olup olmadığını inceliyor. Hukukçular seyahat özgürlüğünün Alman anayasasında garantilendiği ve özellikle suç işlememiş kişilerin kimliklerine el konulmasının yasalara uygun olmadığını belirtirken, Birlik Partileri’nden CSU’dan Bavyera İçişleri Bakanı Joachim Herrmann gerekirse yasaların değiştirilmesini istedi. ‘Almanya yabancı aşırı örgütlerin savaş alanı olmamalı’ diyen Herrmann, yabancı uyruklu İslamcıların Almanya’ya girişinin engellenmesini veya Almanya’da bulunuyorlarsa sınır dışı edilmesini önerdi. Birlik Partileri’nin Kuzey Ren Vestfalya eyaletteki lideri Armin Laschet ise Suriye’de ki savaşa karıştığı tespit edilenlerin Almanya’ya giriş yapmalarının engellenmesi gerektiğini, aksi takdirde İslamcı terörün Almanya’ya da gelebileceği uyarısında bulundu. Alman Anayasayı Koruma Teşkilatı’nın bilgilerine göre Almanya’dan 400’ün üzerinde kişi IŞİD örgütüne katılmak için çoğu Türkiye üzerinden Suriye’ye gitti. En az 25 kişinin tekrar Almanya’ya döndüğünden yola çıkan güvenlik birimleri, terör eğitimi alan radikal İslamcıları ‘ülke güvenliğini için tehlike’ olarak tanımlıyor. Bununla birlikte somut saldırı planlarının olmadığını belirten yetkililer, Almanya’nın yıllardır İslamcı terörün hedefleri arasında bulunduğu görüşünde.