Toplam 9 Avrupa ülkesinde 80 kopya ile gösterimde olacak filmin Avrupa galası Mannheim'da yapıldı.

Türkiye’de vizyona girdiği 24 Ekim’den itibaren savaş sahnelerindeki kalitesi, kurgu tekniği ve gerçek hikayeye sahip senaryosu ile dikkatleri üzerine çekmeyi başaran ‘Birleşen Gönüller’ adlı film, Almanya ve Avrupa’da da seyirci ile buluşmaya hazırlanıyor. Sinema eleştirmenlerinden de pozitif notlar almayı başaran filmin kalbe dokunan konusu ve görsel seyir zevki iddiasıyla gişeleri zorlaması bekleniyor.
2. Dünya Savaşı’nın gölgesinde yaşanan destansı bir aşkı ve demirperdenin ayırdığı hayatları konu alan film, yarın Almanya ve Avrupa’da izleyiciyle buluşuyor.
Filmde Cennet ile Niyaz’ın gençlik zamanlarını oynayan iki oyuncu, Hande Soral ve Serkan Şenalp göz dolduruyor. Ve tabii ki finale doğru devreye giren usta oyuncu Fikret Hakan’ı perdede görmek ayrı bir güzellik. Kilit bir rolde karşımıza çıkan Hakan, filmin oyuncu kalitesini yukarıya taşıyor. Dilek rolündeki Yağmur Kaşifoğlu, karakterin duygusal gel-gitlerini iyi yansıtırken Atılgan Gümüş de ‘Yunus Öğretmen’de üzerine düşeni yapıyor.
Yapımcılığını SER Film’in, yönetmenliğini ise Hasan Kıraç’ın üstlendiği filmin çekimlerine, 27 Kasım 2013′te Bulgaristan’da başlandı. Savaş sahneleri, Holywood’un ABD dışındaki platolarından biri olan, Cehennem Melekleri, Herkül, 300 Spartalı, Conan gibi filmlerin çekimlerinin yapıldığı Nuboyana stüdyolarında çekildi.
Gerçek bir hikayeden alınan, senaryosunu Serkan Birlik ve Özge Aras’ın yazdığı filmdeki 1940′lara ait sahnelerin büyük bölümü, olayların geçtiği mekanlara uygunluğu bakımından Bulgaristan’ın Sofya, Lukoit, Zherevna gibi çeşitli şehirlerinde çekildi.
1992′lere ait sahneler için Gürcistan Batum, Balıkesir, Tuz Gölü, Eskişehir, Kayseri, Erciyes, Nevşehir, Göreme, Ürgüp, Kocaeli ve İstanbul’un çeşitli mekanlarında set kuruldu.
Bütçesi 10 milyon lirayı aşan ve çekimleri 16 haftada tamamlanan sinema filminin sürgün sahneleri ve esir kampı için İstanbul’da özel platolar kuruldu.
Özellikle Nazi kampları, 2. Dünya Savaşı sahneleri ve Kafkasya bölümlerindeki set tasarımı, sanat yönetimi, dekor ve kostüm tasarımı Hollywood ayarında. Uzun araştırmaların ürünü olarak dikkat çeken kostüm tasarımları 1940′ler Nazi Almanya’sı, Sovyet Rusya, Kuzey Kafkasya, Kazakistan ve Türkiye gibi geniş bir coğrafyayı yansıtıyor.
Filmin müzikleri, dünyada ‘Bir tutam baharat’ ve Türkiye’de ‘Babam ve Oğlum ‘ filminin müzikleri ile tanınan ünlü Yunan müzisyen Evanthia Reboutsika tarafından bestelendi.
Ludmila Dalaman