Anayasayı Koruma Teşkilatı Başkanı Maaßen, netzpolitik.org çalışanlarını istihbarat servislerine ait devlet sırlarını ifşa etmekle suçladı

Almanya'da araştırmacı gazeteciliği ile
bilinen netzpolitik.org adlı haber sitesine yönelik ‘vatana ihanet’ suçlamasıyla başlatılan soruşturma ülkede basın özgürlüğü konusunu tartışmaya açtı. Gerçi soruşturma siyaset ve medya
dünyasından gelen yoğun tepkiler sonrasında ‘şimdilik’ askıya alındı, ama konu Berlin’in gündeminde kalmaya ve tepki çekmeye devam ediyor.
Federal Başsavcılık haber sitesinde çalışan
iki gazeteciyi, iç istihbarattan sorumlu Anayasayı Koruma Teşkilatı’na ait gizli belgeleri yayınladıkları gerekçesiyle geçen Perşembe vatana ihanetle suçlayarak, soruşturma başlatmıştı. Alman
ceza hukukuna göre vatana ihanet suçuna ömür boyu hapis cezası verilebiliyor. Söz konusu haberlerin geçen Şubat ve Nisan aylarında yayınlandığını duyuran Başsavcılık, soruşturmaya Anayasayı
Koruma Teşkilatı Başkanı Hans-Georg Maaßen’in başvurusu üzerine karar verildiğini de duyurdu. Söz konusu haberlerin tarih ve başlıkları 25 Şubat'ta 'Gizli para yağmuru: Anayasayı Koruma Teşkilatı
internet iletişiminde kitle değerlendirmeleri yapıyor' ve 15 Nisan'da da 'Gizli çalışma grubu: İnterneti takip eden Anayasayı Koruma Teşkilatı yeni çalışma ekibini tanıtıyoruz'.
Anayasayı Koruma Teşkilatı Başkanı Maaßen,
netzpolitik.org çalışanlarını istihbarat servislerine ait devlet sırlarını ifşa etmekle suçlarken, haber sitesinin yöneticisi Marcus Beckedahl, başta Federal Başsavcılık olmak üzere yetkilileri,
kendileri hakkında soruşturma açarak ABD Ulusal Güvenlik Kurumu NSA’in Başbakan Angela Merkel ve pek çok Alman siyasetçiyi dinlemesine ilişkin skandalla ilgili gerçekleri örtmeye çalışmakla
suçladı.
Alman Gazeteciler Birliği Başkanı Michael
Konken soruşturmanın basın özgürlüğüne bir saldırı olduğunu ve soruşturmanın derhal durdurulması gerektiğini açıkladı. Birlik Partileri dışında hemen tüm partiler soruşturmayı kınayan açıklamalar
yaptı, koalisyon ortağı SPD ve muhaleffeteki Yeşiller ve Sol partileri Anayasayı Koruma Teşkilatı Başkanı Hans-Georg Maaßen’in basın özgürlüğüne müdahalede bulunduğunu ve özgür basını yıldırmaya
çalıştığını öne sürerek, istifasını istediler.
Birçok başka haber portalı‚ suça konu olan
dosyaları sitelerinde yayınlayarak kendileri hakkında da soruşturma açılması için savcılığa suç duyurusunda bulundu. 50 yılı aşkın bir süre sonrasında ilk kez gazetecilere ‘vatana ihanet’
soruşturması açan Federal Başsavcılık tepkiler üzerine soruşturmanın geçici olarak durdurulduğunu ve yayınlanan belgelerin gerçekten devlet sırrı olup olmadığının gözden geçirilmesi ve inceleme
başlatılması konusunda bilirkişi heyeti görevlendirildiğini bildirdi.
Der Spiegel 1962 yılında hükümetin savunma
politikasını sorgulayan haberlerle devlete ait gizli bilgilerin ifşa edilmesinden suçlanmış, dergi binası polis tarafından basılmış ve yazı işleri büroları aranmıştı. Üç gazetecinin geçici olarak
tutuklandığı olaydan sonra, operasyonun arkasındaki kişi olduğu ortaya çıkan dönemin Savunma Bakanı Franz - Josef Strauss istifa etmek zorunda kalmış, ondan kısa bir süre sonra yapılan seçimde
Hırisiyan Birlik Partisi’nin yenilgisi bu olaya bağlanmıştı. Der Spiegel skandalı Almanya’da İkinci Dünya Savaşı’ndan sonra yaşanan en büyük skandallar arasında gösteriliyor. Berlin’deki
yorumlarda netzpolitik.org adlı haber sitesine yönelik soruşturmanın da bağımsız ve kritik gazeteciliğe taciz anlamına geldiği ve bu olay sonrasında ‘gazeteciliğe bağlı vatana ihanet suçunun’
kaldırılması gerektiği belirtiliyor.
Ludmila Dalaman